tssb-tedavisinde-hipnoterapi-Türkiye

Travma Sonrası
Stres Bozukluğunda
Hipnoz
Terapi ve Tedavisi

Travma Sonrası Stres Bozukluğu Nedir?

Suç, cinsel tacizler, tutsaklık, doğal felaketler, terör, savaş gibi konularda insanlar toplumun bir parçası olarak bir şekilde travmayla karşı karşıya kalmıştır. Bir kez travma yaşayan insanların ikinci kez travma yaşama ihtimalleri daha yüksek bir olasılığa sahiptir. Yapılan araştırmalarda travmatik olay yaşayan insanların yaklaşık %80’ i direnç gösterirken, geriye kalan kısım ise anksiyete, depresyon, travma sonrası stres bozukluğu gibi ciddi sorunlarla baş başa kalmaktadır. Bir varsayıma göre travma sonrası stres bozukluğunun yaşam boyu sürmesi kadınlarda %10, erkeklerde ise %5’dir.

Travma Sonrası Stres Bozukluğunun Nedenleri

Doğal Felaketler: Depremler, çığ, heyelan olayı, seller vb.

İnsanların Neden Olduğu Felaketler: Yangınlar, uçak araba kazaları vb.

Travma Sonrası Stres Bozukluğunun Nedenleri

Bireysel Şiddetler: Cinsel taciz, kaçırılma, saldırı, tutsaklık vb.

Ağır Hastalıklar: Kanser, kalp krizi, ameliyatlar, yoğun bakımda kalma vb.

Bireyin hayatı boyunca yaşadığı stresli olaylar, travmaların etkili olması, aile geçmişinde depresyon, anksiyete gibi kalıtsal ruhsal rahatsızlıkların bulunması, vücudun strese cevap olarak salgıladığı hormonlar ve kimyasallar neden olabilir.

Travma Sonrası Stres Bozukluğunun Belirtileri

Travma sonrası stres bozukluğu belirtilerinden bazıları hatırlama, kaçınma, aşırı uyarılma, ruh halindeki olumsuz değişim olarak sıralanabilir.

Hatırlama: Bir travmatik olay sonucunda kabuslar görmek, bu olayı hatırlatan herhangi bir duruma karşı gösterilen aşırı miktarda duygusal tepkiler göstermektir.

Kaçınma: Hastanın yaşadığı travmatik olay sonucu bu olayı hatırlatan kişilerden, durumlardan, ortamlardan kaçma isteğidir.

Aşırı uyarılma: Hastanın yaşadığı travma sonrası ruh halindeki olumsuz değişiklikler, geleceğe dair karamsarlık, başka insanlarla yakın ilişkiler sürdürmede zorluk, yaşadığı hayattan zevk alamama, unutkanlık, olumlu duyguları olumsuz duygulara dönüştürme, kendini yalnız, çevresinden kopmuş şekilde hissetme durumları olarak görülebilir.

Ruh halindeki olumsuz değişim: Duygusal ve fiziksel tepkilerindeki olumsuz değişikliklerin belirtilerinde aşırı alkol tüketimi, odaklanma güçlüğü, öfke patlamaları, saldırgan davranışlar, utanma hissi, tehlikeye karşı daima tehditte olma, aniden sinirlenme hali, kendisine zarar veren davranışlarda bulunma etkileri sayılabilir.

Travma Sonrası Stres Bozukluğunun Teşhisi

Bu hastalığa ait belirtilerin dört haftadan (1 aydan ) daha uzun sürmesi sonucu hastanın yaşam kalitesi düşüyorsa kişinin bir uzmana başvurması sağlanmalı ve tanı, tedavi sürecinde uzman psikolog ve psikiyatrist desteği alınmalıdır.

Travma Sonrası Stres Bozukluğu Hangi Yaşlarda Görülür?

Travma sonrası stres bozukluğu çok küçük yaşlardan itibaren görülebilir. 6 yaş ve altındaki çocuklarda görülen belirtilerde travmatik olayın nesnelerini içeren ya da içermeyen kabuslar görmesi yer alabilir. Genç ve ergin bireylerde de travmatik olay sonucu uzun süren rahatsızlık verici düşünceler yer alır. Travma sonrası stres bozukluğu yaşayan bazı bireylerde intihar düşüncesi gelişebilir. Eğer bu rahatsız edici düşüncelerle birey baş edemiyorsa gündelik yaşamını etkiliyorsa ve intihar düşüncelerini kontrol altına almakta zorlanıyorsa mutlaka uzman desteği almalıdır. Psikolog veya psikiyatriye başvurulmalıdır.

Travma Sonrası Stres Bozukluğunun Özellikleri

Travma sonrası stres bozukluğu teşhisini koymak için hastanın yaşamını tehdit eden bir travmatik olay yaşaması ve buna tepki olarak aşırı derecede korku, stres, dehşete kapılma gibi duygularla cevap vermesidir.

Belirtilerin en az 1 ay sürmesi gerekir. Aksi halde bu duruma akut stres bozukluğu tanısı konur.

Semptomlar içinde stres, uyku sorunu, anlık tepkiler, başka insanlardan kopma ve yabancılaşma, travmayı hatırlatan durumlardan kaçma, olayla ilgili bağlantı durumları, yerleri, kişileri hafızadan atma çabası yer alır.

Travma Sonrası Stres Bozukluğu Tedavi Edilmezse Oluşabilecek Sorunlar Nelerdir?

Kendine zarar verme, intihar, disosiyatif kişilik bozuklukları, hayata uyum sağlamada zorlanma, öfke kontrolü, alkol ve madde kullanımı gibi sorunlar ortaya çıkabilir.

Travma Sonrası Stres Bozukluğunun Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Kişi bir uzman ile psikoterapi seanslarına başlayabilir. Hastanın durumuna göre psikiyatri tarafından ilaç alınıp alınılmaması belirlenir. Tedavi ve terapinin amaçları şunlardır: Hastaya ait korku, stres, depresyon, uyku problemlerinin ortadan kaldırması amaçlanır. Hastanın hatırladığı travmatik olayların kontrol altına alması hedeflenir. Kişinin yeni bir bakış açısı ile yaşamına yeniden uyum içinde olması sağlanır.

Konuşmaya dayalı bilişsel davranışçı terapi seansları gerçekleştirilebilir. Bu seanslarda bireyin kendisiyle veya travmatik olayların tekrar etme riskleriyle ilgili düşündüğü yanlış inançları üzerinde durularak bu inançların değiştirilmesi amaçlanır.

EMDR tekniği (göz hareketleriyle duyarsızlaştırma ) uygulanabilir. Geçmişte ya da şimdiki zamanda yaşanılan travmalara duyarsızlaştırma sağlanılarak travma sonrası stres bozukluğunda çözüm yaratılabilir.

Benlik (ego) terapisi uygulanabilir. Ego durumlarının acı, stres, korku, şok, öfke duyguları içinde sıkışıp kaldığında ortaya çıkar. Bu terapinin amacı travmayı, acıyı, öfkeyi yaratan olay ve olguları bulmak, bulduktan sonra hastaya kendini ifade etme fırsatını vermek ve  güçlendirmektir.

Psikiyatrist tarafından yazılan antidepresanlar veya anksiyete ilaçları kullanılabilir. Bu ilaçlar hastanın semptomlarının azalmasında, iyileştirilmesinde yardımcı olur. Antidepresanlar, anksiyete semptomları ile başa çıkmanın yanı sıra uyku problemleri ve odağın artmasında da etkili olur. Anti anksiyete ilaçları ise anksiyetenin giderilmede kullanılır.

Travma Sonrası Stres Bozukluğunda Hipnoz Terapi ve Tedavisi

Cinsel saldırı, kaza, savaş, deprem gibi birçok travma sonrası stres bozukluğu problemlerinin tedavisinde hipnoz yöntemi uzun yıllardır kullanılmaktadır.

Bir araştırma sonucunda davranış terapisi, duyarsızlaştırma, psikodinamik psikoterapi ve bağlamında hipnoz tedavisinin kullanımının, travma sonrası stres bozukluğunda etkili olduğu gözlemlenmiştir. Bu araştırmaya göre hiçbir tedavi açık ara üstünlük ortaya koymamış olsa da en iyi cevabı hipnoz ve duyarsızlaştırma gösterirken, kaçınma semptomlarına da en iyi cevap verenin  psikodinamik terapi olduğu gözlemlenmiştir.

TSBB tedavisiyle ilgili yapılmış olan birçok araştırmada ise travmaya sahip bireylerin acılarının iyileştirilmesi konusunda hipnozun umut sağladığı elde edilmiştir. Bu bireyler diğer birçok hasta gruplarına göre telkine daha çok açıktırlar ve bu sebeple hipnozdan faydalanmaları önem taşır.

Spiegel, hipnozu TSSB’ de psikoterapiye tamamlayıcı olarak kullanmıştır ve faydalandığı 8 prensip vardır. Bunlar: Yüzleşme, itiraf, teselli, yoğunlaşma, konsantrasyon, bilinç, kontrol ve uyumdur.

TSSB ve hipnoz konularında elbette daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır. Ama günümüzde TSSB tedavisiyle ilgili, bilişsel davranışsal terapiye (BDT) ek olarak hipnoz terapisinin eklenmesi hipnozun tamamlayıcı ve bütünleştirici etkisini ortaya çıkarmıştır.

T.C Sağlık Bakanlığı Onaylı Hipnoz Uygulayıcısı

T.C Sağlık Bakanlığı Onaylı
Hipnoz Uygulayıcısı

Dr. Serkan Akıncı

Yasal Uyarı

Web sitemizde bulunan tüm yazı, resim vb. içerikler, sitemize giriş yapan ziyaretçilerin bilgilendirilmesi amacı ile oluşturulmuştur. Hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerine geçmez. Sitemizden yola çıkarak herhangi bir ilaç tedavisine başlamak veya mevcut tedavinizin değiştirilmesi kesinlikle tavsiye edilmez.

İletişim Bilgilerimiz